Antik Kentler
Antik Kentler
Antik Kentler
Gemiler Adası
Ölüdeniz ya da Gemiler Koyu’ndan teknelerle ulaşılan ada üzerinde M.S. 5 -11. yy.lar arası yapılmış Bizans dönemine ait kilise, şapel sivil yapı kalıntıları bulunmaktadır. Hıristiyanlığın ilk yayılma merkezlerinden biri olması nedeni ile önem taşımaktadır. St. Nicolas olarak da bilinen ada, Mavi Tur teknelerinin uğrak yeridir.
Cadianda
Fethiye’den 25 km. uzaklıktaki Üzümlü sınırlarındadır. Likya Federe Birliğine en son katılan kent olarak bilinir. İlginç fizik yapısı içinde kurulan kent doğal nedenlerle oldukça yıpranmıştır. Fethiye Müzesince gerçekleştirilen kazılar sonrası ortaya çıkan Tiyatrosu, Agorası,Stadyum-Hamam kompleksi ve anıt mezarları ile son yıllarda bölgenin ilgi odağı haline gelmiştir.
Araxa
Fethiye’ye 40 km. uzaklıkta Antik Xanthos Çayının çıktığı yerde kurulmuştur. Bu olağan üstü su kaynağı mitolojik öykülere konu olmuştur. Bugün Ören Köyü sınırları içerisinde kalan kentten günümüze sur kalıntıları, hamam ve Bizans dönemine ait su yolu kalmıştır.
Kayaköy
Kuruluşu kesin olarak bilinmeyen ve depremler sonucu birkaç ev tipi mezarı dışında bütünüyle yok olan antik Karmillassos’un üzerinde 14. yy. dan başlayarak kurulmuş bir Rum yerleşimidir. Eski adı Levissi’dir Yaşamı boyunca çevresindeki beş Türk köyünün halkı ile bütünleşen ve dostluk, kardeşlik, barış kavramları üzerinde insanlık dersleri veren Kaya köy bölgemizin gurur kaynaklarından biridir. 1922 yılında Türk ve Yunan hükümetleri arasında imzalanan bir ”nüfus değişimi” anlaşması uyarınca, Kaya köyün Rum ahalisi ile Batı Trakya’da yaşayan Türk ahali karşılıklı olarak yer değiştirmiştir.
Tlos
Fethiye’ye 45 km. uzaklıktadır. Likya Federe Birliğinin 6 büyük kentinden biri ve birliğin ”spor merkezi” dir. Uçan kanatlı atı Pegasus ile ünlenen Mitolojik kahraman Bellaforonte’nin yaşadığı kent olarak bilinir. Likya bölgesindeki en eski kent olduğu ve kuruluşunun İ.Ö. 2000’lerden önceye dayandığı arkeoloji kazıları ile tespit edilmiştir. Kent akropolünün doğal kayası üzerinde oluşturulan mezarlığı, Likya’nın en güzel ev tipi mezarları ile süslenmiştir. Nekropoldeki İ.Ö. yy.a tarihlenen kral tipi mezarın ise Bellaforonte’ye adandığı bilinir.
Telmessos Antik Tiyatrosu
Antik kaynaklar Telmessos’da büyük bir tiyatronun olduğundan bahsetmekteydi. 1993 yılında Fethiye Müze Müdürlüğü başkanlığında yapılan sondaj kazılarında erozyonla dolmuş olan 3-4 metrelik toprak tabakası altında tiyatronun oturma sıraları bulunmuştur. 1995 yılına kadar sürdürülen çalışmalar sonucu tiyatrodan kalabilen tüm kalıntılar bugün gün ışığına çıkartılmıştır. Erken Roma döneminde inşa edilen, M.S. 2.yüzyılda onarım geçiren tiyatronun 5000 kişi kapasiteli olduğu ve Bizans döneminde arena olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Şimdiki haliyle 1500 kişinin kullanımına cevap veren Telmessos Tiyatrosu’nun onarımı için röleve projesi tamamlanmıştır.
Letoon
Fethiye’ye 55 km. uzaklıkta, Likya Federe Birliğinin dinsel merkezidir. Tanrıça Leto,Tanrıça Artemis ve Tanrıça Apollon’a adanmış 3 tapınağı ile ünlüdür. Arkeoloji kazıları 1962 yılından bu yana sürdürülen Letoon’da bölgenin erken Hıristiyanlık dönemine ilişkin kiliseleri de ortaya çıkartılmıştır.
Kaunos
Ortaca-Dalyan boğazının öbür yakasında bulunan kent bir mitosa göre Miletos’un ikiz çocuklarından biri olan Kaunos tarafından Karya-Likya sınırında kurulmuştur. Antik Çağda bir liman kenti olan Kaunos günümüzde kıyıdan hayli içeride kalmıştır. Kente girişte kaya mezarları ziyaretçilerin ilgisini çeken eserlerdir. Diğer taraftan kenti tahkim eden yaklaşık 3 km. uzunluğundaki sur duvarları, Stoa, agora, çeşme, hamam, tiyatro ve tapınak kalıntıları Kaunos’un Antik Dönemde teşkilatı tam bir kent olduğunu ortaya koymaktadır. Arkaik, Klasik, Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerinde hayli yaygın olarak yerleşim geçiren kent, M.S. yüzyılda terkedilmiştir. Yukarı akropol Orta Çağda bir ara tahkim edilerek kullanılmışsa da, bu yerleşim fazla uzun süreli olmamıştır.
Pınara
Akdağ’ın eteklerinde Fethiye’ye 55 km uzaklıktadır. Likya’nın en büyük kentlerinden biridir. Bölgedeki ilk güzellik yarışmasının yapıldığı kent olarak bilinir ve tanrıça Afrodit’e adanan ilginç mimari özellikteki tapınağı ile önem kazanmıştır. Yüzlerce ”güvercin yuvası” biçiminde hazırlanmış halk tipi mezarları Nekropolis’ini benzersiz kılar.